Çarşıda yol yürürken
Zayıf bir hanımefendi
Elinde bir kaç poşet
Hafiften üzeri kirli
Terletiyor gözleri bile
Belli ki kızmış güneş
Çarşıda bir hanımefendi
Saçları tozlu, elleri kirli
Çok samimiymiş herhal
Mesafeler gibi
Tanıdığı arkadaşı
Gülümserce yanına geldi
Bu şişman,üzeri açık
Endamı kaba, üslubu saçık
Erbabı sokuldu dibine
Nasılsın dedi görmeyeli
Çulsuz kadın dedi;
Gördüğün gibi !
Keşke görmeseydi
Bu halimi, dedi içinden,
Utandım
Derim yapışmış kemiğime
Beni tanımaz sanmıştım
Paslı nefesimi gizledim
En sükut halimi takındım
Ama yine tanıdı beni.
Şişman arkadaşı
Elinde parlament
Sigarayı içine çekişi
Sanırsın aç,yiyecek izmariti
Çarşıda bir hanımefendi
Denk geldi bu eski
Tanıdığa, eskimemiş oysa
Çarşının gürültüsü,
Zengin kokularla süslü
Eskimemiş çarşı
Gösteriyor hala güçsüzü.
Bu zayıflığa rağmen tanındı
Bu bedbaht zavallı
Keşke bu sıcağın altında
Üzerine toprak atılsa
Belki daha dik durabilirdi
Böyle olsa.
Sıcağın çiyleri dökülürken
Bu havada
Terli,hantal ve mis kokulu
O şişman kadın
Çok çabalıyorum dedi
Tek çabasının kaşık sallamak
Yemek,içmek, zamanca dolaşmak
Olduğunu bildiği halde
O bedeninden çok
Dili şişman kadın.
Çabalıyorum ama
Senin gibi zayıflayamadım
Uzaktan görünce
Birden tanıyamadım
Ama seni unutamam
Dostluğumuzun verdiği
Tatlı sevda hala dilimde
Yüzünü gördüm
Seni hemencecik tanıdım.
Tanımaz olaydın
Keşke geçmeseydim bu sokaktan
Hem benim ne işim var çarşıda
Zenginlerin yeri burası
Cebimde parasallık varken.
Alışmıştım çarşıya
Burda buldum kendimi
Tövbe ! Bir daha asla
Gelmem buraya.
Canım cevap versene
Ne kadar para harcadım ben
Şu kilolarımdan arınmak için
Yolda yürüyemez oldum
Ama ne fayda
Musallat oldu yağlar başıma
Gitmediğim spor dalı
Yapmadığım diyet kalmadı
Bir kilo verip
Beş kilo alıyorum gerçeği bu
Canım söylesene
Nasıl oldu?
Nasıl kurtuldun amansız
Sırttan vuran kilolarından
Yok mu bana da
Sen gibi edecek derman.
Başını eğdi
Yere baktı zavallı çulsuz
Zamanında çulu boldu,
Zengindi ve o da
Kapıdan giremez olmuştu.
Şimdi süslenecek hali yok
Bir kadının başına
Daha ne gelebilir ki
Hangi sebep kadını süsten alıkoyar
Babası ölse dahi
Mezarına makyajla giden kadın
Halinden yoksun
Mahsum hallerle
Mahsumiyetin saf güzelliğiyle
Kala kalmıştı
Kalışların en güzeli
Artık vücuduna alışmıştı.
Zayıfca bir tonla
Baktı hantal, süslü arkadaşına
Nasıl cılız bir beden
Güçsüz, kurak bir baldır
İnce ama doğal gerdan
Çirkin ama kıskandıran
Bir vücuda döndüğümü
Sana nasıl anlatayım
İflas ettim
Tükendim bir günde
Evim dahi alındı elimden
Gezmediğim sokak
Bana sırdaş olmayan yıldız kalmadı
Mezardakiler bile
Daha canlıydı benden
Hastalandım
Gecekondu aradım
Yıldızları örtecek
Şimdi iyi kötü geçiniyorum
Geçiştiriyorum.
Çarşıdaki hanımefendi
Söylerken bunları
Arkadaşı
Hangi birini duymuştu acaba
Gözlüğün altından bakıyordu
Pembe badanalı dudağını
Isırır gibi oldu
Ahh canım dedi.
Üzüldüm
Hemde çok
Başından zor şeyler geçmiş
Zor şeyler nedir ki
Onları kim var etmiş ?
Sözünü kesti çulsuz kadın
Üzülme hiç üzülme
Ben alıştım
Bir gün susadım
Yağmur yağdı geçti
Bir gece acıktım
Havayı mideme atarak
Geçti açlığım
Nasıl zayıfladığımı anlatayım
Üç öğün yaşadım
Üç öğün
Aç kaldım !
0 yorum:
Yorum Gönder